Çift Taraflı Trafik Kazasından Kaynaklı Araç Yoksunluk Tazminatı (Araç Mahrumiyet Bedeli)

Çift Taraflı Trafik Kazasından Kaynaklı Araç Yoksunluk Tazminatı

Araç Yoksunluk Tazminatı (Araç Mahrumiyet Bedeli)

 

Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 29.09.2022 tarihli kararı ile (2021/26777E, 2022/11236K.); Araç Yoksunluk Tazminatının (Araç Mahrumiyet Bedeli) davacı tarafından herhangi bir belge sunmasa da hakim tarafından hesaplanabileceği ve Araç Yoksunluk Tazminatının (Araç Mahrumiyet Bedeli) makul tamir süresinin belirlenerek  hesaplanması gerektiği yönünde hüküm kurması üzerine son dönemlerde kusurlu taraf aleyhine icra takipleri başlatılmaktadır. Bu makalemizde Araç Yoksunluk Tazminatı (Araç Mahrumiyet Bedeli) konusunu ayrıntısı ile ele aldık.

 

Trafik kazalarında araçların devrilmesi veya çarpışması sonucunda birçok hasarın meydana gelmesi olağandır. Aracın kısmen ya da tamamen hasarlı hale gelmesi neticesinde zarar miktarı da artıp azalmaktadır. Uygulamada araç onarım giderleri, araçta meydana gelen değer kaybı, hasar yüzünden araçtan yararlanmadan yoksun kalma ve buna benzer istekler dava konusu yapılabilmektedir.

 

Türk Borçlar Kanunu 49. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü gereğince trafik kazalarında kusuru bulunmayan ya da kazanın oluşmasında hafif kusuru bulunan kişiler kazada uğradıkları maddi ve şartları taşıyorlarsa manevi zararlarının karşı tarafça tazmin edilmesini isteyebilmektedirler. Daha önceki yazılarımızda araçta kaza nedeniyle uğranılan değer kaybının hangi durumlarda istenebileceğine değinilmişti bu yazımızın konusu ise araç yoksunluk tazminatıdır.

Araç Yoksunluk Tazminatı Nedir?

 

Araç yoksunluk tazminatı bir diğer adıyla araç mahrumiyet tazminatı kusurlu hareketi nedeniyle karşı tarafa zarar veren, yazının konusu olan araç yoksunluk tazminatı özelinde kaza sonucu aracın tamir sürecine girmesine ve aracın geçici olarak kullanılamamasına yol açan kişi araçtan yoksun kalma tazminatını da ödemekle yükümlüdür.

 

Araç Yoksunluk tazminatı aracın tekrar onarım süresinde araçsız kalınan zamanda geçen süre için istenebileceği gibi aracın pert olması durumunda, zarar gören yeni bir araç alıncaya kadar geçecek makul süre için de istenebilmektedir.

 

Araç Yoksunluk Tazminatının (Araç Mahrumiyet Bedeli) Miktarı Nasıl Belirlenir?

 

Haksız fiil nedeniyle oluşan zararlarda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Kaza dolayısı ile kişinin mesleki faaliyetinde kullandığı araçtan yoksun kalması ya da şahsi kullanıma mahsus aracından kaza sebebiyle yoksun kalması durumunda aracının kullanılamamasından, kazada kusuru olmayan ya da hafif kusuru olan taraf araç yoksunluk tazminatını (Araç Mahrumiyet Bedeli) diğer bir adıyla araç mahrumiyet tazminatını isteyebilir. Söz konusu kazada araç kiralandığına dair bilgi ve belgeler sunulmasa dahi hâkim araçta oluşan hasarın niteliğine göre makul tamir süresinin belirlenmesi, ihtiyaçları için aracı kullanamamaktan doğan bu süre içerisinde zarar görenin kendisine ait aracı ikame edebilmek için ödemesi gereken bedelin ne olacağı konusunda mahkeme tarafından alınacak bilirkişi raporu ile araç yoksunluk tazminatının (Araç Mahrumiyet Bedeli) miktarının belirlenmesi gerekmektedir. Nitekim Yargıtay 4. Hukuk Dairesi E:021/26777 K:2022/11236 T: 29.9.2022 kararında “Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50’nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı tarafından araç kiraladığına dair belge veya ödeme belgeleri sunulmasa da hâkim zararı belirleyebilir.” denilmek suretiyle hüküm kurmaktadır.

 

Araç mahrumiyeti, aracın kullanılış amacına göre belirlenmelidir. Araç mahrumiyetine ilişkin kanıt sunulmamışsa, TBK m.50 uyarınca hakkaniyete uygun bir bedel takdir edilmelidir.[1]

 

Türk Borçlar Kanunu’nda gerçek zarar ilkesi benimsenmesi sebebi ile kazaya uğrayan aracın nasıl ve ne amaçla kullanıldığı da tazminat miktarının belirlenmesinde önemli bir husustur. Zarar gören, aracı zarar görmeseydi kullanmaya düzenli devam edeceği örneğin ev-okul, ev-işyeri gibi bir güzergâhta zaten araç kullanılsaydı zorunlu giderleri örneğin; yakıt masrafı, araç parçalarında oluşacak eskime/amortisman hususlar bilirkişi tarafından hesaplanarak belirlenecek zarardan indirilir.

 

Araç Yoksunluk Tazminatı (Araç Mahrumiyet Bedeli) Kimden Talep Edilir?

 

Trafik kazası nedeniyle aracın bakım ve onarımda kaldığı süre ya da araçta pert nedeni ile makul sürede tekrar araç alması için geçecek süre sebebiyle zarar gören araç yoksunluk tazminatı (Araç Mahrumiyet Bedeli) talebinde bulunabilir. Ancak, bu tazminat araç sahibinden ya da araç sürücüsünden talep edilmelidir. Araç yoksunluk tazminatı (Araç Mahrumiyet Bedeli) zorunlu trafik sigortası ya da kasko teminatı kapsamında bulunmamaktadır.

 

Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre, aracın işletilememesinden kaynaklı kazanç kayıpları ve araç mahrumiyeti nedeniyle ödenmek durumunda kalınan ikame araç bedelleri trafik sigortası kapsamında olmasa da, söz konusu zarar kalemleri aracın işleteni, sürücüsü gibi aracın işletilmesinden ekonomik gelir sağlayan kişilerden genel hükümler çerçevesinde talep edilebilmektedir.[2]

Araç Yoksunluk Tazminatı Görevli Mahkeme ve Zamanaşımı

 

2918 sayılı KTK m.109’a göre Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılı ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar.

 

Dava cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.[3]

 

Görevli Mahkemeden kasıt davaya konu uyuşmazlığın görüleceği mahkemenin tespitine ilişkindir. Araç yoksunluk tazminatlarında ise görevli mahkeme kural olarak Asliye Hukuk Mahkemeleridir.

 

Yetkili Mahkemenin Belirlenmesi

 

Yetkili mahkemeden kasıt coğrafi olarak davaya konu uyuşmazlığın neredeki mahkemede görüleceğine ilişkindir. Maddi hasarlı trafik kazası sonucu araç yoksunluk tazminatı için açılacak davada birden fazla yetkili mahkeme bulunmaktadır.

 

  • Genel yetkili mahkeme

HMK MADDE 6- (1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.

  • Davalının birden fazla olması hâlinde yetki

HMK MADDE 7- (1) Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir.

  • Haksız fiilden doğan davalarda yetki

HMK MADDE 16- (1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.[4]

 

DİPNOTLAR:


[1] Trafik Kazalarından Kaynaklanan Davalar 4. Baskı – Av. Erhan GÜNAY

[2] Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Kapsamında Sigortacının, Sigorta Ettirene Rücu Hakkı – Aslıhan YALÇINKAYA

[3] Trafik Kazalarından Kaynaklanan Davalar 4. Baskı – Av. Erhan GÜNAY (Sf:43)

[4] Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü (resmigazete.gov.tr)

 

KAYNAKÇA:


Trafik Kazalarından Kaynaklanan Davalar 4. Baskı – Av. Erhan GÜNAY

Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Kapsamında Sigortacının, Sigorta Ettirene Rücu Hakkı – Aslıhan YALÇINKAYA

Hukuk Yargılama Yasası’na Göre Tazminat ve Alacak Davaları 4. Baskı – Çelik Ahmet Çelik

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN

Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüleyin

- YASAL UYARI -

yasal-uyari

MCT Hukuk Bürosu, sitede yer alan tüm bilgilerin, zaman içerisinde gelişim ve değişim gösterecek olan güncel hukuk sistemimize uyarlanacağına dair hiçbir garanti vermemektedir. Hukuki makalelerde yer alan bilgilerin dayandığı kanun hükümleri ve yargısal uygulamalar zaman içerisinde değişiklik göstermesi ihtimal dahilinde ve kaçınılmaz olup, ihtiyaç halinde yapılabilecek en doğru davranış, avukatınız ile birebir görüşmek ve destek almaktır. Bu anlamda tarafımızca hiçbir hukuki mesuliyet kabul edilmemektedir. Sitemizde yer alan bilgiler, mesleki dayanışma kapsamında meslektaşlar tarafından kullanılabilir. Ancak bu sitedeki yayınların haber sitesi vb. internet sitelerinde kullanılabilmesi için yayının alınmış olduğu kaynak açıkça gösterilmeli veya bu internet sitesine link verilmek suretiyle (backlink) kaynağa atıf yapılmalıdır; bu şartların sağlanmış olması halinde ayrıca MCT Hukuk Bürosu yetkililerinden izin alınmış olması gerekmemektedir.

KİTABIMIZ YAYINDA

OLAĞANÜSTÜ HAL HUKUKU